Deprecated: Function set_magic_quotes_runtime() is deprecated in /www/htdocs/w00c72e4/dersim/includes/mx_system.php on line 22

Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w00c72e4/dersim/includes/mx_api.php on line 315

Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w00c72e4/dersim/includes/mx_api.php on line 315

Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w00c72e4/dersim/includes/mx_api.php on line 1415
dersim-wiederaufbau.de - Engizisyon dönemi gibi
dersim-wiederaufbau.de
Ana Menü
ICERIKLER
Engizisyon dönemi gibi
nivîskar Dersim Dîrok: Çarşamba, 13. Ekim 2010

aktuelle News Dersim

Dünyaca ünlü aktivist ve dilbilimci Prof. Dr. Naom Chomsky, Kürt politikacılara yönelik KCK operasyonu adı altında gerçekleşen tutuklama furyasına tepki göstererek, „engizisyon dönemini hatırlatıyor“ dedi.



„7. İstanbul Düşünce Özgürlüğü Buluşmaları“ kapsamında İstanbul’a gelen Prof. Dr. Naom Chomsky, Türkiye’deki düşünce özgürlüğü ve insan hakları konularında konferans verdi. Yorucu bir programın ardından ABD’ye dönen Chomsky ile Kürtlerin mücadelesi, Türkiye’nin Kürtlere yönelik ‘açılım’ karnesi, Kürt basını üzerindeki baskılar ve son dönemlerde uluslararası trafikte her an kapatılmayı bekleyen Roj TV’ye ilişkin konuştuk. Tüm dünyada düşünce özgürlüğünün hükümetlerin-devletlerin tam anlamıyla saygı duyduğu bir konu olmadığını söyleyerek söze başlayan Chomsky, „Ders açık; dünyanın her yerinde düşünceye her zaman çok büyük cezalar ve baskılar var. Gerçek bir entelektüel düşünceye ulaşıncaya ve sonuç elde edinceye kadar, büyük bir mücadele içinde olmamız gerekiyor“ dedi.

Kürt gençlerinin mücadelesinin kendisini çok etkilediğini belirten Chomsky, Amed’de 8 yıl öncesine dair bir anısını paylaştı: „Genç Kürtlerin cesareti beni oldukça heyecanlandırıyor. 8 yıl öncesinde Diyarbakır’da yaptığım bir konuşmada, çok çarpıcı bir cesaret örneği çıktı. Konuşma sonrasında bir grup genç Kürt sahneye yaklaştı ve bana bir hediye verdiler. Hediye bir sözlüktü. O zamanlar yasaktı sözlük. Kürtçe üzerinde de çok ağır baskılar vardı. Benim için çok kıymetli bir hediyeydi. Sonrasında galiba o gençler tutuklandı. Bütün güvenlik güçleri ve kameraların önünde bu eylemi yaptılar.“

AKP seçim intikamı alıyor

Türkiye’de düşünce özgürlüğü ve Kürt politikacılara yönelik baskıları değerlendiren Noam Chomsky, son yıllarda özellikle belediye seçimlerinde alınan sonuçlardan sonra çok sayıda Kürt politikacının tutuklandığına dikkat çekerken, bu yaklaşımın öfkenin sonucu olduğunu belirtti. Azadiya Welat Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Vedat Kurşun’a verilen 166 yıllık ceza, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir hakkında açılan davalar, İHD Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erbey ve Kürt siyasetçilerin tutuklanmasını örnek olarak gösteren Chomsky, ifade edilmeyen düşüncelerin bile yargılanabildiği bir dönemin varlığına işaret etti.

‘Kürtleri temsil eden BDP hedefte’

Kürtlere yönelik baskıların „engizisyon“ dönemini hatırlattığını belirten Chomsky, sözlerini şöyle sürdürdü: „Türkiye’nin bugün Kürtlere uyguladığı mezalim var. İfade edilemeyen düşünceler bile cezalandırılıyor. Aydınlanmamış devletlerin engizisyon döneminde uyguladığı yöntemler, Kürtlere karşı uygulanıyor. Özellikle burada hedef BDP’dir. Bu partinin hedef seçilmesinin nedeni Kürtleri temsil etmesi. Tutuklamalar gelişti. Çok sayıda Kürt siyasetçi cezaevinde. Bunun asıl nedeni, yerel seçimlerden ortaya çıkan başarıydı. Ben onlara barış aktivisti diyorum. Gelecek hafta onların, Diyarbakır’da davaları görülecek. Bunların arasında Muharrem Erbey gibi insanlar var, insan hakları savunucusu, barış aktivisti. Erbey’e yönelik yapılan suçlamalar arasında; ABD’de bulunan bir basın kuruluşuna verdiği demeç, Hollanda Büyükelçiliği ile kurduğu temas, yaralılar için doktor bulmaya çalışmak. Bunlar terörist organizasyon suçlamasıyla bir yıldır cezaevinde. Engizisyon dönemlerini hatırlatıyor.“

‘Kürtçe’ye karşı hoşgörü yok’

Kürt basını üzerinde de baskıların sürdüğünü dile getiren Chomsky, „Vedat Kurşun 166 yıla mahkum edildi. Çünkü Kurşun için savcı akıl almaz bir şekilde 525 yıl hapis istemiş. Kurşun’dan sonraki Azadiya Welat yöneticileri de 21 yıllık ceza ile karşı karşıya. Aram Yayınları’nın da durumu da bundan pek farklı değil. Bu bize, Türkiye mahkemelerinin Kürtçe’ye karşı ne kadar ‘hoşgörülü’ olduklarını gösteriyor“ diye konuştu. Çeşitli dönemlerde düşünce özgürlüğü konusunda bazı kazanımların elde edilmesine rağmen genel tabloda hala çok eksik olduğunu kaydeden Chomsky, „Devlet eylemi, tedbirleri, hiçbir biçimde, herhangi bir kişiyi özgürlüğünden mahrum bırakamaz. Hiçbir kişiyi yasaların eşit korumasından mahrum bırakamaz, bu çok nettir“ dedi.

‘Kürtçe kamusal alan dili olmalı’

„Şiddet sarmalını artırdığınızda tepki de o oranda artar. Bunların çoğu da haklıdır“ diyen Prof. Chomsky, Kürtçenin kamusal alanda kullanılması ve Kürtçe eğitimin vazgeçilmez olduğunu söyledi. Chomsky, „Kürtler anadillerini kullanabilmeliler; Mecliste de, kamuda da, her yerde. Kamusal alana açık bir dil olması gerekiyor. İngiltere’de Gallerce çok anlamlı bir şekilde canlandı, Caldif sokaklarında İskoçya’da keza, Türkiye bunun dışında özel bir yerde duruyor. Bu yasaklar şiddeti besliyor“ şeklinde konuştu.

‘Avrupa Kürtlere karşı ikiyüzlü’

Danimarka devletinin Roj TV’nin kapatılmasına yönelik girişimlerini de değerlendiren Chomsky, Avrupa devletlerinin teoride oldukça demokratik olmasına karşın pratikte hem kendi ülkelerinin vatandaşlarına hem de Kürtlerin kurumlarına yönelik ikiyüzlü ve yalana dayalı politikalarının bir parçası olduğunu söyledi.

‘Kürtler doğru yoldalar’

AKP Hükümeti eliyle yürütülen ‘demokratik açılımı’ da değerlendiren Chomsky, sözlerini şöyle sürdürdü: „Kürtler doğru yoldalar. Mücadelelerinin ne kadar önemli olduğunu tutuklamaların yoğunluğundan anladığımız gibi, Kürtlerin sorunlarına ve mücadelelerine yönelik artan oranda farkındalık, direniş, uzlaşmaya yönelik önerileri, hakları konusunda gösterdikleri 30-40 yıldır süren ısrar da bu yolun olması gerektiği gibi olduğunu gösteriyor. Ancak uluslararası ilişkiler dendiğinde burada çok büyük bir yalan ve ikiyüzlülük olduğunu görmemiz gerekiyor.“

‘Ya şiddet artacak ya çözüm gelişecek’

Kürt sorunun çözümünde „akil adam olur musunuz“ yönündeki soruya ise Chomsky, „Davet edilseydim başarı tavrımı ortaya koyardım. Ancak akil adam sayılan kişilere benim çok fazla saygı duyduğum söylenemez“ diye cevap erdi. Çözüm için önerilerini de dile getiren Chomsky’e göre; bundan sonra gelişecek her hareket şiddeti azaltacak ya da artıracak. „Türkiye şiddeti attırırsa buna karşı direnişi de artırmış olur. Şiddet durduk yere ortaya çıkmaz. İncelediğinizde şiddetin çoğunlukla haklı nedenlerden ortaya çıktığı görülür. Eğer devlet çözüm için şiddetsiz yöntem seçerse karşı tarafın şiddeti anlamsızlaşır. ETA ve İrlanda örneğinde bu çok açık görüldü.“

GÜNEŞ ÜNSAL/ÖMER ÇELİK /DİHA/İSTANBUL

Engizisyon dönemi gibi

bikarhênerê qeyda xwe nekiriye nikare şîroveyê binivîsîne, ji kerema xwe re xwe qeyd bikin

şîrove yên nivîskarên xwe ne. ji naveroka wan em nikarin birpirsyar werin girtin.


5 nûçeyên dawî
hilbijare
deqdana nûçeyê
deqdana kêmzêde: 0
Tevayî deng: 0

ji kerema xwe re ji bo deqdana vê nûçeyê çirkeke xwe veqetînin
ciwan (herî baş)
zor baş
baş
eh! îdare dike
xerab

girêdankên têkildar

nûçeya herî li ser hev tê xwendin: aktuelle News:

Berhemênana rupel 0.0949 Di saniyê de, 27 Bi lêpirsîna jêrberhemdankê