dersim-wiederaufbau.de

İnsanın arada bir, insan olma gereği olarak; sakin ve düşünceli tarzda kendisine; ‘’Vicdanen rahat mıyım?’’ diye bir soru yöneltmesi, vicdanını test etmesi gerekir. Aynaya yüzünü çevirince bu vicdan muhasebesinde kendisini nasıl görür? Vicdanı kara insan aynadan nasıl görünür bilinir. Mesela cami avlusundan yırtık ayakkabıdan çıkıp İsviçre bankalarında bir sürü hesaba ulaşan, beşüş çehre ve en duru ruh haliyle mi kendisini izler? Huzur mu duyar? Ya da Kürt halkını Fetullah ve AKP cemaatlerine peşkeş çeken Kürt, kendisini nasıl görür? Ne diyelim, din alıp satanda vicdan var mı ki, ölçüye vurulsun? Wikileaks Türkiye’nin din tüccarlarını pazara çıkardı. Bunların nasıl irtikapçı, ahlak yoksunu olduğunu ABD elçileri iyi izleyip rapor etmişler. Şimdi ‘’Vallah billah doğru değil’’ demek yetmez. Gerçekler açıkça ortaya konmalı ve sahtekar dincilerden mazlumun ahı alınmalıdır. Aslında bu takunyalı, cami avlusunun ‘’ılımlı İslamcılarının’’ hırsızlıkta en acar olduklarını bilen biliyordu, ama elini vicdanına götürmeyen, kör çıkar için uğraşan, yalan dolana, sahtekarlığa bulaşan için bir ilk oldu ve iyi oldu. Camide Allah’ı ektikten sonra çıkıp kendisine servis edilen küçük körpe kızlara giden mafya babaları, buldoglar vs...

Şimdi Wikileaks’in yarattığı tsunamiye ne diyecekler merak konusudur. Ama kara vicdanlı egemenler, vicdan sahibi için en öldürücü ayıp görülen bu iddiaları görmezden gelir, lehine çevirip irtikap bayrağı altında seçim zaferi yapacakları anlaşılıyor. Gemisini kurtaran kaptan, anlayışı hakim olan toplum, köşeyi dönenleri ödüllendirir. Biz ömür boyu çalıştık, dikili ağacımız yok. Ama cami avlusundan din ticareti yaparak yükselenler, çocuk yaştaki çocuklarını armatör, damatlarını uluslararası firma konsorsiyumuna getirdiler. Sorulunca; buyurun ispat edin lan, diyecektir. Ama İsviçre bankalarının gizliliği iyi bilinir. Almanlar bile vergiden kaçırılan parasına ulaşamazken, varın siz ispatlayın. Vahşi kapitalizmin yahşi yapıldığı bir dünyada yaşıyoruz... Devletler mafyasının grift ilişkilerinde vicdan ve insanlık aramak beyhudedir. Onun için Wikileaks’in bu ilişkileri açıklaması çok önemlidir.

Buradan Kürtlere gelelim. Bugünlerde Kürt halkı ‘’Vejin Bayramı’’ kutlamaları yapıyor. Kürt halkı tam otuz iki yaşına bastığını dünyaya haykırıyor. Otuz iki acılı, kanlı yıldan geçip, on binlerle genç insanını bu devletin zulmüne kurban veren halk olarak küllerinden doğduğunu ifade ediyor. Öyle ki, tarihin ve bu devletler mafyasının yalanlarına inanıp gadrine uğrayan, bölünen Kürt halkı, gençlik iksiri içmiş birinin enerjisiyle, Zerdüşt güneşi altına çıkmak istiyor. Korku duvarlarını aşan halkımız, dağda ve ovada gowende durup doğuşunu kutlarken, ey insanlık, ey vicdan sahipleri; barış istiyoruz, demokratik özerk Kürdistan istiyoruz, diyor. Birlikte eşit, onurlu ve vicdanlı yaşayalım diyor.

Vicdan muhasebesi işini lokale indirgeyip somuta dönüştürmem gerekiyor. Bilindiği gibi Dersim’in yüzde yetmişi diasporada yaşıyor. Almanya’da on binlerle Dersimli olduğu biliniyor. Biz, DERSİM’i İNŞA CEMİYETİ kurarken, şöyle düşünmüştük. Dersim Kürt halkı vicdanlıdır. Projelerimize maddi yardım verir. Eğer bin Dersimli her ay on Euro verse, yılda yüz yirmi bin eder. Bununla devletin bitirmek istediği Dersim’e yönelik sosyal ve kültürel projeler yapılır ve her şeyden önemlisi, Dersim soykırımı ‘’TERTELE DERSİM’’ uluslararası mahkemelere taşınır. Vicdan sahibi ve Diaspora aydınlığı olan her insan yardım verir düşündük. Birçok defalar yazdık çizdik. Tabii yardım verenlerin vicdanı çok yücedir. Onlar Seyid Rıza vicdanı gereği davranmışlardır. Ancak mangalda kül bırakmayan, her oturup kalkışta Dersim diyenler, sözde Dersim’i seviyor görünenler; ama bugüne dek bir sigara parası bile vermeyenler, bu yazıyı okurken vicdanına danışıp aynaya baksınlar. Eğer aynada Seyid Rıza’nın nurani yüzü temizliğinde vicdanlı görünüyorsa ne ala, yok eğer utanıyorsanız, o zaman vakit geçirmeden bir şey yapınız.

Dersim 38’i uluslararası mahkemelere götürmek, ancak maddi olanak yaratmakla mümkün olur. Üye olun üye bulun ve aşağıdaki banka ilişkisine yardım ediniz. Süngülenen çocuk, genç ve yaşlı Dersimliler, biz yaşayan akrabalarından vicdanlı davranıp haklarını aramamızı bekliyor. Bunu yapmazsak onlara ihanet etmiş oluruz. Bundandır ki, biz bu işi çıkar için değil, namus ve şeref gördüğümüz için gönüllü yapıyoruz. 70 yıl sonra derin uykudan uyanan Dersim’in Kürt halkına tercüman olan derneğimiz, soykırımı sorguluyor, Dersim 38’i uluslararası mahkemelere götüreceğimizi hedefliyoruz. Anadilimiz, kimliğimiz, kültürümüze yapılan soykırımın hesabını soruyoruz. Ne bir Türkten fazla ne de ondan az olacak demokratik özerk yaşam istiyoruz.

Demokratik Özerk Kürdistan’da, her inançtan ve dilden insanımızın özgürce yan yana yaşaması çabası içindeyiz. Kirmancî (Zazakî) ve Kurmancî’nin kendi doğal coğrafyası üzerinde eğitim öğretim dili olması vazgeçilmez hedefimizdir. Son dört yıldır Dersim’i İnşa Cemiyeti, Demokratik Aleviler Federasyonu, YEK-KOM ve diğer Kürt kurumlarının yardımıyla önemli mesafeler katettik. Halkımıza yapılan insanlık suçunu sorguluyoruz. DERSİM 38 Konferanslarını geleneksel hale getirdik. Bakınız, Sayın Hasan Cemal bir hafta önce başarıyla yapılan Berlin Konferansı sonrası ne yazdı: ‘’Herkesin kendi farklılıklarıyla, kendi diliyle, kültürüyle, kimliğiyle, inancı ya da inançsızlığıyla, bir yabancılık hissetmeden kendisi olarak barış ve demokrasi çatısı altında yaşadığı bir Türkiye’yi sonunda yakalayacağız. Ben iyimserim. Bu yol açılıyor çünkü...Çok şey kırılıyor. Berlin’deki Dersim Konferansı’nda bunu bir kez daha gördüm ve hissettim.’’

Eğer Dersim 38’e yönelik çabamıza katılırsanız, halkınıza sahip çıkarsınız. Birlikte soykırımı uluslararası mahkemelere götürelim. Kültürel soykırım ise kesintisiz sürüyor. İşte bu nedenle vicdan sahibi herkes bu projemize destek verir.

Banka ilişki adresi: DERSIM–Gesellschaft füAr Wiederaufbau e.V.
Almanya: Postbank-Dortmund
Konto Nr.: 687 152 466
Bankleitzahl: 440 100 46
Almanya dışından:
IBAN DE74 4401 0046 0687 1524 66
BIC PBNKDEFF

www.haydar-isik.com

VİCDAN